Tokat Valiliği
Tokat Valiliği
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü
Tokat Valiliği
Tokat Valiliği

ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI

22 Ocak 2015
ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI
ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI
ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI
ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI
ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI
ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI
ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI
ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI
ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI
ŞEHİR KİMLİĞİ ÇALIŞTAYI TANITIM TOPLANTISI

               Tokat Belediyesi ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ortaklaşa düzenlediği Şehir Kimliği Çalıştayı Tanıtım Toplantısı, 26 Haziran Kültür Sarayı’nda yaklaşık 300 kişinin katılımıyla gerçekleştirildi. Konuşma ve sunumların ardından söz alan davetliler, çalıştayda konuşulması gereken konular hakkında fikirlerini de açıkladılar.

Bakan Danışmanı İbrahim Acar Koordinatörlüğünde gerçekleştirilen Şehir Kimliği Çalıştaylarının on üçüncüsü olan Şehir Kimliği Çalıştayı öncesi düzenlenen tanıtım toplantısına, Belediye Başkanı Av. Eyüp EROĞLU’nun yanı sıra Vali Cevdet CAN, Gaziosmanpaşa Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa ŞAHİN, Tokat Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Hikmet KAYA, ilçe belediye başkanları ve bürokratları ile sivil toplum kuruluşu temsilcileri, üniversitelerden öğretim üyeleri ve kamuoyu önderleri katıldı.
Toplantıda konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Bakan Danışmanı İbrahim ACAR, “İnsanın maddi ve manevi gelişimine etki eden unsurların başında sosyal, kültürel ve fiziki çevre gelmektedir.  İnsan ve onu çevreleyen şehir arasında öylesine bir etkileşim vardır ki; çevredeki olumlu ya da olumsuz her bir değişim insana, insanın yaşadığı deneyimler de çevreye, şehire yansır. Böylece; şehir ve insan birbirinin mazisinde, güncel hayatında, geleceğinde, mutluluğunda, hüznünde ve hasılı kaderinde karşılıklı etkili olur.
İnsan gibi şehirlerin de ruhu, kimliği ve kişiliği vardır. Tarihi, iklimi, coğrafyası, jeopolitiği, kültürü, sosyal ve etnik yapısı, ekonomisi ve diğer maddi ve manevi değerleri bir şehrin kimliğini oluşturan temel öğelerdir. Bu parametrelerden baskın ve öne çıkanlar veya onların bileşimi şehrin kimliğini ortaya koyar. Bazen bir sanat eseri veya tarihi eser, bazen hafızalarda, gönüllerde derin izler bırakan bir olay veya bir insan şehrin kimlik tanımlanmasında ön plana çıkar. Bazen insan şehre, şehir de insana ruh ve kimlik katar.  Şehirlerin kimliğini doğru tanımlamadan, ne sorunlar doğru tespit edilebilir ne de köklü, isabetli çözümler üretilebilir. Sağlıklı gelecek kurgusu yapılabilmesi için de önce şehrin kimliğinin doğru tespit edilmesi gerekir.
Bu çerçevede mekânsal planlama hayati değer taşıyan bir konudur. Ülke, bölge ve şehir bazında, her ölçekte yerleşim birimi için durum tespiti yapmak ve gelecek öngörüsünde bulunup; yerleşim, yatırım, üretim ve hizmet altyapılarını bu öngörülere göre kurgulamak, o bölgenin kimliğinin oluşması açısından hayati önem taşır. Bu nedenle, ülke çapında stratejik mekânsal planlama çalışmaları başlatılmıştır. Bu çalışma ile bir yandan her bir yerleşim biriminin bireysel varlığı, kimliği ve özgün değerleri göz önünde bulundurularak, öte yandan da diğer yerleşim birimleri ile olan ilişkilerini ve bütün içindeki yerini de doğru kurgulayarak kapsamlı bir ülke planlaması yapılacaktır.
 
Sayın Bakanımızın bakanlığa kazandırdığı vizyon ışığında; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak, ülke çapında yapılacak stratejik mekânsal planlama çalışmalarına kaynak ve referans oluşturmak için şehirlerimizin yukarıda belirtilen çerçevede kimliğini tespit etmek amacıyla çalıştaylar düzenlemeye karar verildi.  
Her şehrimize, o şehirde yaşayanların gözüyle ve gönlüyle bakmak istedik. “Şehir Kimliği Çalıştayı”nda şehrimizdeki bilim adamlarımızı, iş adamlarımızı, gönüllü kuruluşlarımızı, belediye ve diğer kamu bürokrasisini, düşünce ve gönül adamlarımızı bir araya getiriyoruz. Şehir kimliğimizi belirleme adına, sosyal, kültürel ve ekonomik gelişme hedeflerimiz konusunda geniş katılımlı bir platform oluşturuyoruz. Burada ortaya çıkan bilgi birikimi ve çalıştay raporlarının ülkemizin geleceği için çok önemli kaynak ve referans olacağı inancındayız. 
Bu güne kadar Ordu, Üsküdar, Kırşehir, Düzce, Adıyaman, Sivas, Kütahya, Konya, Kahramanmaraş, Çorum, Samsun, Urfa ve Amasya’da gerçekleştirmiş olduğumuz Çalıştaylarımızı  Tokat, Bursa, Çorum, Yozgat, Denizli ve Gaziantep ile devam ederek tüm illerimizde gerçekleştirmeyi hedefliyoruz” diye konuştu. 
Daha sonra kürsüye gelen Belediye Başkanı Av. Eyüp EROĞLU, Tokat'ın birçok medeniyeti topraklarında barındırmış, köklü bir geçmişe sahip büyük alimler ve devlet adamları yetiştirmiş, öyküsü olan bir kent olduğunu söyledi.
Tokat'ın bugün köklerinden uzaklaşarak dikey bir yapılaşma ile kimliğini kaybettiğinin altını çizen Başkan Eroğlu, “Şuanda bulunduğumuz şehir, birçok medeniyeti topraklarında barındırmış, izlerini ve hikayelerini taşıyıp aktaran, köklü bir geçmişe ve zengin bir birikime sahip, başkentlik yapmış, ticaret merkezi olmuş, alimler, devlet büyükleri yetiştirmiş olan, yani öyküsü olan bir kent.
İşte bu şehir, asırlardır üzerinde yaşayan medeniyetlerin bıraktığı izlerle yakaladığı çeşitlilik üzerine bir kültür ve gelenek oluşturmuş, kent yaşamının ön plana çıkmasıyla birlikte ise kimliğini unutmaya başlamış.   Nasıl ki insanların bir kimliği, genetik kodu varsa, işte şehirlerde böyledir. Yıllar boyunca aceleci ve düzensiz kentleşme anlayışı, hep karışık ve geçmişle bağı olmayan, adeta kimlik bunalımı yaşayan şehirleri karşımıza çıkardı. Baktığımızda Anadolu’nun birçok şehri bu sorunu yaşıyor. Çok değil daha 80-90 yıl öncesine kadar bağları anlatıla gelen, evleri, konakları göz dolduran Tokat, bugün dikey yapılaşma ile özünü, esasını unutmuş durumdadır. Bizlere “Burası Tokat” dedirtebilecek unsurlar, çizgiler kayboluyor. Yüksek beton yapılar, tarzı, kültürel dokusu, tarihi çizgileri olmayan bir Tokat yükselip duruyor.
Şehrimiz, coğrafyasında barındırdığı onca zenginlikten, köklerinden kopmasa da biraz uzaklaşmış durumda. Bu farkındalıkla biz, göreve başladığımız 9 aylık süreçte Tokat’ımızdaki bütün unsurları ve paydaşları dahil ederek, şehrin kimliğini yeniden canlandırma gayesinde olduk. Gerek ilgili kurumlar, gerek STK ve kanaat önderleri ile, akademisyenler, medya temsicileri ve en nihayetinde halkımızın da nabzını yoklayarak adımlar atmaya dikkat ettik, edeceğiz.
Biliyoruz ki, ortaya konan eserler, milletlerin o medeniyete dair mührüdür. Gittiğiniz bir yerde gördüğünüz yapı o medeniyeti temsil ederken, kültürü, örf ve geleneği ise tarzını ortaya koyar. Bugün ise malesef o kimliği, kültürel doyumu yakalayamadığımız için şehirlerimizde bir asırdır ortaya konmuş etkileyici ve kalıcı eserleri görmek çok zor. Bu üzerine çokça düşünülmesi, kafa yorulması ve çalışılması gereken bir mesele.
Bakınız, Anadolu’nun Türk İslam egemenliği ile birlikte çok fazla işgal görmemesi, bu halkın günlük yaşantısında bile büyük etkiler oluşturmuş. Ahşap, cumbalı, büyük pencereleri ve balkonları olan evler inşa etmişler. Günümüzde ise ne taş, ne ahşap değil, betonarme yapılar boy boy yükselip duruyor. Eski Tokat dediğimiz Tarihi Sulusokak, Halit Sokağu, Beyhamam Sokağı ve Ali Paşa Hamam Sokakta ilerlediğinizdeki hissiyatınız ile, 20 yıllık geçmişi olan Karşıyaka’dakini kıyaslayın. Uzunca devam eden sokaklar, sağlı sollu sıralanan ahşaptan güzel evler ve konaklar, belirli mesafelerde karşımıza çıkacak çeşmeler, ibadethaneler, dükkan veya atölyeler yok, göremiyoruz. Bunlar kaybolup gitti ya da unutuldu.
Artık artan nüfusa yönelik çok katlı yapılar günümüz koşulları içerisinde kentleşme anlayışı oluştursa da, var olan kimliğimizi de yansıtabilmemiz de gerekli diye düşünüyorum. Bizim belediye olarak temel aldığımız da zaten yeni bir kimlik ortaya çıkarmak değil, var olan kimliği yeniden canlandırmak.     Anadolu kentlerinin birçok sorunu mevcut. Göç veriyor olması, çarpık düzensiz kentleşme, mesleklerin kaybolması, kültürel dokunun ve tarihi çizginin yok olmaya başlaması gibi…
Çoğulcu bir anlayışla marka kent, kimlikli kent için çalıştığımızda ortaya çok güzel şeyler çıkaracağımızı düşünüyorum. Söz sahibi unsurlardan biri yanlış bir karar alabilir, ama hepsi aynı anda aynı yanlış kararı alamaz. Bu yüzden ortak akıl, üst akıl oluşturmak durumundayız. Hep birlikte, fikir zenginliği ve uzlaşı oluşturarak Tokat’ımızın kimliğini yeniden kazanması için çalışabilmeyi umut ediyoruz. Tokat’ın öyküsü bundan 200 yıl 500 yıl önce nasıl ise, 200 yıl sonra da aynı şekilde anlatılsın istiyoruz” dedi.
GOÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin ise yapılan toplantıyı önemsediklerini üniversite olarak ellerinden gelen katkıyı vermeye hazır olduklarını söyledi.
Son olarak kürsüye gelen Tokat Valisi Cevdet Can ise şehirlerin sahiplerinin şehirlerde yaşayan insanlar olduğunu kaydetti. Şehirlerin kimliğinden oranın yerel yönetimlerin sorumlu olduğunun altını çizen Vali Can, konuşmasına şöyle devam etti: “Şehrin kimliği yerel yönetimlere belediyeler aittir, hükümet, valilik, kaymakamlık olarak bizlerin durumu nedir? Bizler en büyük destek kuvvetiz. O destek kuvveti en iyi şekilde gerçekleştirdiğimizde mutlaka başarırız.”
Konuşmaların ardından Bakan Danışmanı İbrahim Acar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sempozyum ve Çalıştaylar Heyeti Üyesi Zekeriya Erdim ve Prof. Dr. Seyfettin Erdoğan Tokat Şehir Kimliği Çalıştayı Hakkında bilgi verdiler ve katılımcıların sorularını cevapladılar. 
 
Toplantı sonrası değerlendirmede bulunan Bakan Danışmanı Acar, toplantıya katılımın ve organizasyonun beklentileri karşılamasından memnuniyet duyduklarını belirterek, Tokat Belediyesine teşekkür etti. Şubat ayında düzenlenecek olan çalıştayda nitelikli katılımcılarla birlikte Tokat için yerinde tespitlerinin olacağını belirten Acar, çözüm ve hedeflenenler konusunda alınacak karar ve tedbirler için bugünkü toplantıda katılımcıların değerlendirmelerinin de çok önemli olduğunun altını çizdi.
Facebook’ta Paylaş Twitter’da Paylaş Google Plus’da Paylaş Yazdır